5 Nisan 2021 Pazartesi

--HOLOKOST--BATI FLORAT



TARİHİN KARA YÜZÜ--HOLOKOST--

BATI FLORAT





İkinci Dünya Savaşı dünya tarihinin bilançosu olarak en ağır savaşıdır. Bu savaşta cephe ve cephe gerisi ayrımı anlamını yitirmiş, şehirler ve siviller bombalanmış, yıkılmaz denilen hatlar, aşılmaz denilen barikatlar düşmüş, istihbarat ve teknoloji savaşları çatışmaların gidişatını derinden etkilemiş, insanlık Nazi vahşeti ve soykırım kavramı ile tanışmış ve savaşı neticelendiren de yine sivilleri hedef alan atom bombaları olmuştur.

 

Böyle bir savaşın nedenlerini,gelişimini,sonuçlarını,siyasi,sosyo-ekonomik,kültürel yönünü, kan donduran ölümcül silah ve projelerini, yoklukta tasarlanan kıyafetleri, günümüz siyasetini etkileyen propaganda söz, afiş ve filmlerini, insanlığın unutamayacak anıları, soykırımları ve buna benzer ilginizi çekebilecek bir çok konuyu araştırarak sizlere sunmanın mutluluğunu yaşıyoruz.

 

 

Nasyonal Sosyalist İdeoloji

Yahudi soykırımını daha iyi anlamak için Nazi Partisi’nin ideolojisi olan Nasyonal Sosyalizmi iyi tetkik etmeliyiz. Nasyonal Sosyalizm, Fransız teorisyen Maurice Barres tarafından yaratılmıştır. Ulusal bir Sosyalizm fikrini benimseyen ideoloji Rusya’daki Marksizm’i kendisine düşman olarak görmüştür. Çünkü Rusya merkezli Marksist görüşün bütün dünyaya yayılma gibi bir gayesi vardır. Marksist görüşe göre porletarya kendi ülkesindeki Burjuvaya karşı sınıf mücadelesi vermelidir yani Marksist ideoloji sınıf çatışması istemektedir. Lakin Nasyonal Sosyalist ideolojide porletarya dünyayı sömüren Yahudi sermayesine karşı mücadele etmelidir. İdeolojik manada Nasyonal Sosyalistlerin düşman olduğu Marksizm bir Yahudi ideolojisidir. Birçok Nasyonal Sosyaliste göre zaten iktisadi bakımdan çok güçlü olan Yahudi unsurlar, Marksizm ideolojisini kullanarak siyasi manada da dünyaya hakim olmak istemektedir. 19. Ve 20.Yüzyıllarda özellikle Almanya’daki Yahudi kaynaklı Marksist faaliyetler çok fazla artmıştır. Nazi Partisi ise seçim kampanyalarında hep antisemitist düşünceler beyan etmiştir. Hatta Nazi Partisinin bu söylevleri, Bavyera bölgesinde Yahudi Marksist Partiler ile sürekli çatışmasına sebebiyet vermiştir. Hatta Parti lideri Adolf Hitler’e göre Almanya’daki tüm ekonomik ve sosyokültürel sorunların nedeni Yahudilerdi. Hitler Yahudi unsurlardan öyle nefret ediyordu ki Yahudileri hayvan olarak bile görmüyordu.

Nazi İktidarında Yahudiler


5 Mart 1933 Seçimleri ile iktidar olan Nazi Partisi, Yahudiler ile ilgili uygulamalarına başlamıştır. Nazilerin Yahudi unsurlara karşı ilk uygulamalarından biri Yahudilerin Alman okullarına gitmesinin yasaklanmasıydı. Yahudiler sadece kendi okullarına gidebilecekti. Daha sonraki süreçte Yahudilere ait eserler Almanya’da yasaklanmış ve eserleri yakılmıştır. Yahudiler sosyal yaşamdan dışlanmış ve
  gün geçtikçe günlük hayattan kopmaya başlamıştır. Almanya 1 Nisan 1933 yılında Yahudi serbest meslek sahiplerine ve mallarına boykot kararı almıştır. Yahudi malları yakılmış veya raflardan kaldırılmıştır. 7Nisan 1933’te Almanya’da Memurluğun Yeniden Yapılandırması Yasası ile Yahudi ve rejim aleyhtarı memurlar görevlerinden alınmıştır. Lakin dönemin Cumhurbaşkanı Hindenburg 1.Dünya Savaşına katılan Yahudileri bu tasarıdan muaf tutmuştur. Bu yasa ile ülkedeki 2009 avukattan 1364’ünün,2051 Yahudi noterden 1199’unun işine son verilmiştir. Lakin Almanya’nın Yahudilere karşı aldığı kararlar neticesinde Dünya Yahudi Kongresi Alman mallarına karşı boykot kararı almıştır hatta bu boykot sebebiyle Almanya’nın ABD’ye olan ihracatı yüzde kırk azalmıştır.10 Ağustos 1935’ten itibaren Yahudilerin Almanlar ile evlenmesi yasaklanmıştır. Yeni çıkarılan vatandaşlık kanunu ile Alman vatandaşı olmak için, Alman olmak gerektiğinden bütün Yahudilerin vatandaşlık hakları ellerinden alınmıştır. Ekim 1938’de Yahudi pasaportlarına “J” (Jude) yani Yahudi harfi mühürlemesine karar verilmiştir. 1939 Yılında Yahudilerin bütün malları Alman Hükümeti tarafından alınmıştır. Bu malların toplam değeri 8 milyar sterlin değerinde olduğu tahmin edilmektedir. Bu parayı Almanlar ileride silahlanmak için kullanacaktır. Sonraki süreçte 1933-1939 Yılları arası ülkedeki 500 Bin Yahudi’nin 240 Bini ülkeyi terk etmek zorunda kalmıştır. 

Toplama Kampları

22 Haziran 1941’de başlayan Sovyet Taarruzu Almanya açısından başta iyi başlasa bile cephede alınan muvaffakiyetsizlikler Alman halkında hoşnutsuzluk yaratmaya başlamıştır. Hoşnutsuzlukların azaltılabilmesi için Yahudilere karşı baskı daha da artmıştır. 20 Ocak 1942’de İmparatorluk Güvenlik Kurumu Başkanı Reinhard Heydrich başkanlığında Wannsee Konferansı toplanmıştır. Konferansta Holokost yani Yahudi soykırımının başlatılması emri verilmiştir. Yahudiler trenler ile çeşitli ülkelerdeki toplama kaplarına götürülmüşlerdir. İlk kez 12 Mayıs 1942’de Auschwitz Toplama Kampında 1500 Yahudi toplu bir şekilde infaz edilmiştir. Yahudiler Toplama Kamplarında sadece öldürülmemişlerdir aynı zamanda Devlet için köle biçiminde zorunlu olarak çalıştırılmışlardır. Alman Hükümeti toplama Kamplarını kamuoyundan saklasa bile özellikle 1944-1945 yılları arası Müttefik ilerleyişi neticesinde bu kamplar ortaya çıkmıştır. Bu kamplarda sadece Yahudiler değil aynı zamanda rejim aleyhtarları, homoseksüeller, Rumenler, Özürlüler, Etnik Polonyalılar, Slovenler, Masonlar, Yehovaa şahitleri ve Sovyet savaş tutsakları da katledilmiştir. Holokost dahilinde öldürülen toplam insan sayısı 9,827,500 ile12,495,000 arasıdır. İşin enteresan olan tarafı ise bu sayıdan Yahudi olanları çıkardığımızda elde ettiğimiz sonuç 4,327,500 ile 6,995,000 arasıdır. Yani Holokost programından sadece Yahudiler etkilenmemiştir. Holokost programı sadece Yahudi soykırım programı değildir aynı zamanda Nazilerin tehdit gördüğü her ırkın yada grubun soykırım programıdır.



















Auschwitz II                    1.000.000          

Belzec                               600,000

Chełmno                           320,000             

Jasenovac                       58–97,000         

Majdanek                           360,000

Maly Trostinets                     65,000 

Sobibor                              250,000             

Treblinka                            870,000

Toplam:3,562,000 sadece toplama kamplarında öldürülen Yahudi sayısı. Toplam öldürülen Yahudi sayısı 5,500,000’dur.



Holokost programında öldürülen bütün insanların sayısı

Yahudiler                                        5,5 milyon

Sovyet Savaş tutsakları                  2–3 milyon                                    


Etnik Polonyalılar                          1,8–2 milyon    

Rumenler                                       220.000–1,500.000       

Özürlüler                                        200.000–250.000

Masonlar                                         80.000–200.000             

Slovenler                                           20.000–25.000

Homoseksüeller                                   5.000–15.000   

Yehovaa Şahitleri                                 2,500–5.000      




    Bu yazıda sizlere Nazi hükümetinin Yahudi politikalarını ve devamındaki Holokost uygulamasından bahsettik. 20.Yüzyılda dünya kamuoyunun medeniyetin beşiği olarak adlandırdığı Avrupa’da milyonlarca insanın öldüğü yada yaralandığı bir soykırım ortaya çıktı. 21.Yüzyılda dahi bu vahşet unutulmadı. Adolf Hitler 1000 yıllık Reich ve dünya hegemonyası gayesiyle dünyayı ateşe verdi. Daha iktidara gelmeden önce bile kendi dünya hegemonyası için en büyük tehdidin Yahudi olduğuna kanaat getirdi. Almanya’da Yahudi egemenliğini önleyerek gayesine 1 adım daha yaklaştı. Lakin Hitlerin tek gayesi dünyadaki Yahudi nüfusunu (etkisini) bertaraf etmek değildi aynı zamanda Yahudi unsurundan kurtulmak istedi. Yahudi unsurlar ile birlikte kendi rejimini tehdit eden başka mevcudiyetlerden de kurtuldu. Bu makale Tarih biliminin ne kadar mühim olduğunu gösteriyor. Eğer biz Holokostan ders çıkartabilirsek bir daha dünyamızda böyle bir havadis yaşanmaz.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

YAYIN VE BLOG İÇERİĞİ

  ZAMANSIZ TARİH DERGİSİ YIL/ SAYI : 2020-2021/ 1 GENEL YAYIN YÖNETMENİ: H.VEYSEL KIRLANGIÇ-  TARİH ÖĞRETMENİ YAYIN YÖNETMENLERİ AZRA NAZ ...